Herkese kucak dolusu sevgilerle, bir kez daha merhaba! Bu hafta da, bize ayrılan yer elverdiği ölçüde gösterimdeki filmlerin kritiğini yapmaya çalışacağız. Öncelikle haftasonu sinemaya gitmek isteyen okurlarımıza rehberlik etmesi açısından, şehrimizin iki sinemasındaki filmleri ve seanslarını hatırlatalım:
Kardelen Eurimages’da;
Sihirli Kutu 12:00 - 14:15 - 16:30 - 19:00 - 21:30
Şrek 3 11:45 - 13:45 - 15:45 - 17:45 - 19:45 - 21:45 (Türkçe Seslendirmeli)
Şrek 3 12:45 - 14:45 - 16:45 - 18:45 - 20:45 (Türkçe Seslendirmeli)
Doruk Sineması’nda;
Böcek 12:00 - 14:15 - 16:30 - 19:00 - 21:30
Mr. Brooks 12:00 - 14:15 - 16:30 - 19:00 - 21:30
Sevimli Dinozor 12:00 -14:00-16:00-18:00-20:00 -21:45 (Türkçe Seslendirmeli)
Gelelim haftanın gösterime yeni giren filmlerine…
Kardelen Eurimages’da;
Sihirli Kutu 12:00 - 14:15 - 16:30 - 19:00 - 21:30
Şrek 3 11:45 - 13:45 - 15:45 - 17:45 - 19:45 - 21:45 (Türkçe Seslendirmeli)
Şrek 3 12:45 - 14:45 - 16:45 - 18:45 - 20:45 (Türkçe Seslendirmeli)
Doruk Sineması’nda;
Böcek 12:00 - 14:15 - 16:30 - 19:00 - 21:30
Mr. Brooks 12:00 - 14:15 - 16:30 - 19:00 - 21:30
Sevimli Dinozor 12:00 -14:00-16:00-18:00-20:00 -21:45 (Türkçe Seslendirmeli)
Gelelim haftanın gösterime yeni giren filmlerine…
MR. BROOKS (imdb puanı: 7,7 )
İlk filmimiz Mr. Brooks 2007’nin ilk, belki de tek psikolojik gerilimi. Başrolde; Robin Hood: The Prince of the Thieves (Robin Hood: Hırsızlar Prensi) filmiyle yakaladığı çıkışı Dancing with the Wolves (Kurtlarla Dans) filmindeki Oscar’la taçlandıran, ancak sonrasında Postman (Postacı) ve yapımcısı olduğu Waterworld (Su Dünyası) adlı iki fiyaskoyla kariyerine ve elbette cüzdanına büyük sekte vuran Kevin Costner var. Costner’a Demi Moore (Striptease, Disclosure), William Hurt (Başka Tanrının Çocukları, Bodyheat) ve CSI: Crime Scene Investigation (Kanıt Peşinde) dizisindeki alımlı kriminal detektifi Marg Helgenberger eşlik ediyor.
Güzel bir eşi (Marg Helgenberger), mükemmel bir işi, muhteşem bir evi, kısacası her şeyi olan bir adamı, Earl Brooks’u (Kevin Costner) anlatıyor film… Sahip olduğu bunca şeyin yanında bir de küçük sırrı var Bay Brooks’un; o da cinayet işlemeyi çok sevmesi! Aslında cinayetleri Brooks’un, aykırı ikinci kişiliği Marshall (William Hurt) işlemektedir. Ve bir gün Detektif Tracy Atwood (Demi Moore) Brooks’un peşine düşer.
Aslında konu Hollywood’un sıkça değindiği konulardan “Kişilik Bölünmesi” gibi görünse de, yönetmen Bruce A. Evans tarafından kotarılan, normal hayat süren kişilik olan Brooks’tan katil kişilik Marshall’a geçişte farklı aktörler kullanmak fikri, filmi ilginç kılıyor. Bölünmüş kişilik deyince insanın aklına John Cusack ve Ray Liotta’nın başrollerde oynadığı 2003 yılı yapımı The Identity (Kimlik) adlı film geliyor. İzleyenler anımsayacaktır; James Mangold’un yönettiği filmde son ana kadar kimin katil, kimin kurban olduğu bir türlü anlaşılamıyordu ve filmin çok sürprizli de bir finali vardı. Kimlik kadar olmasa da güçlü oyuncuları ile izlenebilir film Mr. Brooks.
Urmel aus dem Eis (Sevimli Dinozor) (imdb puanı : 6,3)
Okulların tatile girmesi ile birlikte sinemaların da tatil moduna girmeleri gecikmiyor. Şrek 3’ün açtığı yoldan ilerleyen, Alman yapımı bir animasyon Sevimli Dinozor. Reinhard Klooss ve Holger Tappe tarafından ortaklaşa yönetilen bu animasyon, üretiminden dağıtımına kadar tamamıyla Alman yapımı. Sadece, sinemanın her alanındaki Amerikan hegemonyasını biraz olsun kırmaya çalışması açısından bile övgüyü hak ediyor film.
Mehmet Ali Erbil (eğer hala sesinden ve görüntüsünden bıkmadıysanız!), Yavuz Seçkin (ünlülerin seslerini taklit edebilen radyocu, Avrupa Yakası’nın Sertaç’ı) ve seslendirmenin üstatlarından Oya Küçümen (TRT Radyolarının Çocuk Saati sanatçısı, aynı zamanda Bora Ebeoğlu’yla müzik te yapan komple bir sanatçı) tarafından Türkçe seslendirilen film, çoluk çocuk, ailecek izlenebilecek, neşeli bir seyirlik.
The Last Mimzy (Sihirli Kutu) (imdb puanı : 6,7)
Tanıtacağımız son film, hedef kitlesi yine aileler olan bir edebiyat uyarlaması, The Last Mimzy (Sihirli Kutu). Lewis Padgett’in 1943 yılında yayımlanmış bilim-kurgu tarzı kısa öyküsünden uyarlanan filmde; çocuk oyuncular Chris O’Neil ve Rhiannon Leigh Wryn’in yanı sıra Timothy Hutton (Turk 182, French Kiss ve Kinsey adlı filmlerden tanıyoruz), Yeşil Yol’daki “DEV” John Coffey, Akrep Kral ve Daredevil’deki başarılı oyunları ile hatırlayacağınız Michael Clark Duncan ve 101 Dalmatians, Fallen Angel adlı filmler ile Nip/Tuck adlı dizideki Julia McNamara rolüyle anımsayacağınız Joely Richardson rol alıyorlar.
Filmde, gizemli bir kutudaki oyuncaklarla oynadıkça zekâlarında artış gözlenen iki kardeşin öyküsü işleniyor. Kutudan çıkan ve iki kardeşten küçüğü olan Emma’ya adının Mimzy olduğunu söyleyen tavşanın ise aslında bir oyuncaktan çok, ileri teknoloji ürünü sibernetik (yarı mekanik yarı organik) bir yaratık olduğu ortaya çıkar. Bu sibernetik tavşanın gelecekten haberler vermesi “Federaller”i harekete geçirir. Oysa durum, tahmin edilenden çok daha karmaşıktır! Çocuk oyuncuların başarılı oyununa dikkat!
Bu haftalık ta bu kadar… Önümüzdeki Cuma yine gösterimdeki filmleri ve mümkün olursa eskileri değerlendirmeye devam edeceğimizi hatırlatıyor, ulaştıracağınız her türlü görüş ve önerinizin bizim için son derece önemli olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. E-postamız; sinopsis.bizimbolu@gmail.com. İyi bir haftasonu geçirmeniz temennisi ile…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder